Herkese merhaba, sevgili Grey Dergi okuyucularımız,

Yazımız sizlerle buluştuğunda Mayıs ayının yaza doğru yaklaşan günlerinde olacağız.

Kış aylarının yorgunluğunun sıcacık günlere doğru evrilmesi ile yapılan planlar, tatil hayalleri her birimizin zihninde rotalar çizerken yüzlerde de kocaman gülümsemelerin mutluluğunu yaşatacak.

Molalar vermek gerek, bazen hayat koşturmasında.

"Ben zamanı" diyorum kendime, ayırdığım bazen dakikalara, bazen saatlere. Kendimi dinleyebilmek ve keşfedebilmek vaktidir. Sizin "ben zamanınız var mı? Ben zamanına giriş yaptığınızda, kendinizle işbirliği yapmış olacaksınız.

Es vermek, arada durmak ve neler olduğuna bakmak gerek. Şöyle bir defteri gözden geçirmek gerek,

Tamamladıklarına bir tik atmak gerek. Sonra şöyle sakin ve dingin bir zihin ile yapacaklarını keyifle sıralamak gerek, hayal defterine. Sadece zihninize yazmayın, her sene için bir hayal defteriniz olsun, ideallerinizi hedeflerinizi yazın; söz uçar, yazı kalır. Yazılan her cümlede sizin kendinizle işbirliğinizin sözleşmesi olsun.

Sadece yapacaklarını değil, her türlü detayı gözden geçirmek gerek. Yapmak istediklerin neden olmadı? Engelleri nelerdi? Engel olan olaylar veya kişiler kimlerdi? Her şeyi yazmak gerek...

Neredesin, kimlerlesin bunları da not etmek gerek. Varmış gibi gözükenleri de yazmak gerek, gerçekten var olanları da yazmak gerek.

İnsanın kendine ayırdığı zaman diliminde hem öz sevgi ve özsaygı, hem de öz şefkat değerlerimiz gelişiyor.

Nedir öz sevgi ve hayatımıza neler katar bu değer?

Öz sevgi, eksiklerine, kusurlarına ve hatalarına rağmen kendini anlama, kabul etme ve kendine karşı sabırlı olma becerisidir.

Yaşadığınız her anı farkında olmak ve kendine nazik olmaktır. Yaşadığı üzüntü veya kötü olaylarda bunların ortak insanlık deneyiminin bir parçası olduğunu anlamınada gelir.

Bir kaç adım atarak kendini bu konuda geliştirebilirsin: kendine yüklenme, kendini bağışla. Hissettiğin negatif hislerin gitmesine izin ver. Bununla büyü, geliş, deneyimlerinden ders al.

Kendinle nazik bir şekilde konuş. Kritik bir konuda kendinle konuştuğunu fark ettiğinde hemen dur. Konuyu pozitif ve besleyici bir düşünce ile değiştir. Kendini ve zihnini besle.

Bedenini beslemek için hoşuna giden hareketli bir aktivite bul, sağlıklı beslen ve vücudunun ihtiyaçlarına dikkat et. Zihnini beslemek için ertelenen bir şeyi yap, gelişim zihniyetini benimse ve kendinle bağlantı kurmak için ara sıra çevrim dışı ol. Kendini kabul ederek kalbini besle, sağlıklı sınırlar oluştur ve kontrol edebildiğin şeylere odaklan.

Hayatta her şeyden daha önemli olan sevgi türü öz sevgidir. Aydınlanmanın, mutluluğun, sevginin ilk adımıdır.

Önerilerimin hepsini birden hayatınıza alabilmeniz mümkün değil. Adım adım ilerlediğiniz zaman alışkanlığa dönüşecektir ve hayatınızın akışı da değişecektir. Hayat çizelgemize yenilikler eklemek çoğu zaman kolay olmuyor. Birer birer deneyerek ve olumlama yaparak, sırası sizin için nasıl uygunsa, günlük yaşantınıza ne şekilde yerleştirebiliyorsanız, acele etmeden ve en önemlisi özümseyerek devam edin.

Hayatta her şeyden daha önemli olan sevgi türü öz sevgidir. Aydınlanmanın, mutluluğun, sevginin ilk adımıdır. Kendini tüm koşullarda ve durumlarda sevme biçimidir. Sinirliyken, üzgünken, kızgınken, mutluyken, öfkeliyken... öz sevginizi koruyun, çünkü her hissettiğiniz duyguda siz varsınız! Her yaşadığınız duyguda siz varsınız! Siz mutluysanız, duygularınızın dışa yansıması çevrenizdekilere sevgi ve şefkat saçacaktır ve ışıl ışıl parlayan siz olacaksınız.

Sevgiyle kalınız, Burcu Uzguç Yalgın.

0 Yorum

Yorum Alanı

Lütfen gerekli Alanları Doldurunuz *