ADEM YILDIRIM

YALITIM BİR KONFOR DEĞİL, GÜVENLİK MESELESİDİR: ZENGİN İZOLASYON

ADEM YILDIRIM  | ZENGİN İZOLASYON Projeler Direktörü

Adem bey merhaba. Grey okurları için sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1986 yılında Gaziantep’te doğdum. Ortaokul ve lise eğitimimi yine Gaziantep’te tamamladım. 2008 yılında Mustafa Kemal Üniversitesi İnşaat Teknikerliği bölümünden mezun olduktan sonra ilk mesleki deneyimime Gaziantep’te bir proje ofisinde başladım. 2010 yılında, 130 bin kişinin katıldığı Dikey Geçiş Sınavı’nda Türkiye 358.’si olarak önemli bir başarı elde ettim ve Ege Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nü kazandım. 2014 yılında mezun olduktan sonra, bir alanda derinleşme isteğiyle su yalıtımı sektörüne yöneldim ve Zengin İzolasyon’da inşaat mühendisi olarak görev almaya başladım.

Bu yolculukta kendimi su yalıtımı alanında geliştirerek Projeler Direktörlüğü pozisyonuna kadar ilerledim. 2014 yılından bu yana Kocaeli’de yaşamaktayım. Evliyim ve biri kız, biri erkek olmak üzere iki harika evladın babasıyım..

Zengin İzolasyon olarak hangi alanlarda hizmet veriyorsunuz? Şu anda yaptığınız projelerden bahsedermisiniz?

Zengin İzolasyon olarak, 20 yılı aşkın sektör deneyimimizle özellikle endüstriyel yapılar ve mega projelerde su yalıtımı ile endüstriyel zemin kaplamaları alanlarında uzmanlaşmış durumdayız. Özellikle su etkisinin yoğun olduğu ve yapı sistemlerinin karmaşıklaştığı büyük ölçekli fabrika projelerinde, mühendislik çözümlerimizle öne çıkıyoruz. Bugün itibariyle Türkiye genelinde 9 şehirde 25 aktif şantiyemiz bulunuyor. Bunun yanında Afrika bölgesi projelerimizden, Türki Cumhuriyetlerine ve oradan Avrupa’ya uzanan geniş bir coğrafyada projeler yürütüyoruz. Hizmet verdiğimiz başlıca alanlar arasında su, ısı ve endüstriyel yapı yangın yalıtımları yer alıyor. Bununla birlikte 4 yıldır uygulayıcısı da olduğumuz profesyonel malzemelerin toptan veya parakende satış ve danışmanlığını yapıyoruz. Öne çıkan projelerimizden bazıları arasında, denizin 400 metre içerisinde konumlanan Satko Azerbaycan Projesi; Galataport ve Haliçport ( Tersane İstanbul) gibi karmaşık altyapıya sahip deniz içi veya kıyı projeleri; İzmir Alsancak-Bayraklı bölgesindeki onlarca deniz seviyesi altı kazıklı temel yapıları sayılabilir. Ayrıca çeşitli fabrikalar ve petrol rafinerilerinde, ileri düzey mühendislik çözümleriyle birlikte hizmet sunmaktayız.

Deprem bölgelerinde yapılan binalarda izolasyon sadece konfor için mi önemlidir yoksa güvenlikle de doğrudan ilişkili midir?

Bu soruya net bir yanıt vermek gerekirse: Su yalıtımı yalnızca konfor için değil, doğrudan yapı güvenliğiyle ilgilidir. Ne yazık ki çoğu teknik kişi bile hâlâ su yalıtımını yalnızca yapı içerisine su girmesini engelleyen, konforla sınırlı bir detay olarak değerlendirmekte. Oysa konu bunun çok ötesindedir. Doğru yapılmamış ya da hiç yapılmamış su yalıtımı, yapının taşıyıcı sisteminde kullanılan donatıların korozyona uğramasına, yani çürümesine sebep olur. Bu da zamanla taşıyıcı sistemin zayıflamasına ve yapının statik güvenliğinin ciddi şekilde tehdit edilmesine yol açar. Yapılan araştırmalar, su yalıtımı olmayan binaların sadece 10 yıl içinde taşıma kapasitelerinin %66’sını kaybettiğini ortaya koyuyor. Bu, konforun değil; doğrudan can güvenliğinin meselesidir.

Kısacası, “en ucuz yalıtım, tek seferde ve doğru yapılan su yalıtımıdır.” Betonun veya donatının kalitesinden ödün verilmediği gibi, su yalıtımından da tasarruf etmeye çalışmak, büyük ve geri dönülemez bir hata olur.

Enerji verimliliği ve yalıtım bilinci konusunda tüketiciler yeterince bilinçli mi?

Enerji verimliliği ve yalıtım bilinci son yıllarda önemli bir gelişim gösterdi. Özellikle ısı yalıtımı konusunda, yani mantolama uygulamalarında tüketiciler artık çok daha bilinçli. Bugün son kullanıcılar bile bir yapının ısı yalıtımı olup olmadığını sorguluyor; çünkü bu hem konfor hem de fatura giderleri açısından doğrudan hissedilen bir konu. Ayrıca yapı ruhsatı alımında ısı yalıtımı zorunlu hale geldiğinden, teknik zorunluluk da bu bilinci destekliyor.

Hatta geçtiğimiz aylarda TS 825 standardı revize edilerek ısı yalıtım kalınlıkları artırıldı. Bu da, yapılardaki ısı kayıplarını daha da azaltarak enerji verimliliği konusunda önemli bir adım anlamına geliyor.

Kullandığınız malzeme ve teknoloji hakkında neler söylemek istersiniz?

Biz Zengin İzolasyon olarak kendimizi bir anlamda yapılar için “moda terzisi” olarak tanımlıyoruz. Nasıl ki bir terzi, kişiye özel kumaş seçip en uygun kalıpta kıyafeti dikerse; biz de her yapının ihtiyacına göre en doğru yalıtım malzemesini seçiyor ve en uygun sistemi tasarlıyoruz. Bugün sektörde binlerce model ve yüzlerce malzeme üreticisi var. Ancak genellikle çözümler doğrudan malzeme üreticilerinden bekleniyor. Bu da doğal olarak her üreticinin kendi ürününü önermesiyle sonuçlanıyor. Oysa biz, hiçbir üreticiye bağımlı kalmadan, farklı üreticilerin ürünlerini saha deneyimlerimizle değerlendirerek objektif ve mühendislik temelli çözümler sunuyoruz.

Örnek verebileceğiniz büyük çaplı bir çalışma ya da zorlu bir uygulama süreci oldu mu?

Bizim için her proje özeldir. Zengin İzolasyon olarak her işe bir beyin cerrahı hassasiyetiyle yaklaşır, tüm operasyonu bu bilinçle yönetiriz. Aynı anda 9 şehirde 25 şantiye ve 3 farklı ülkede proje yürütmek ciddi bir organizasyon kabiliyeti gerektirir; fakat bu tempoya yıllardır alışkınız. Bununla birlikte, İzmir–İstanbul otoyolu (N.O.M.A.Y.G.) projesi bizim için unutulmaz ve sınırları zorlayan bir süreçti. Proje teslim tarihi iki ay öne çekildiğinde, haftada dört tır dolusu 19.000 m2 malzemeyi sahaya ulaştırmak ve aynı anda beş farklı firmayla 10 farklı şantiyede uygulamaları sürdürmek zorundaydık. Hatta öyle bir gün oldu ki, tek şantiyede 7.500 m2, toplamda 13.500 m2 alanı bir günde uygulamaya aldık. Yol olmayan dağlık alanlara malzeme taşıyıp, arkamızda 40’tan fazla asfalt kamyonunun çalıştığı ortamda bu süreci başarıyla tamamladık. Bu sadece teknik değil, aynı zamanda lojistik ve insan kaynağı açısından da bir ustalık sınavıydı. Bu zorluğu ekip ruhu ve çözüm odaklı anlayışımızla aşmak hâlâ bizde bir gurur hikâyesi olarak yaşıyor.

Zengin İzolasyon olarak gelecek hedeflerinizden ve hayallerinizden bahsedecek olursak neler söylemek istersiniz?

Üniversiteyi bitirip iş hayatına atıldığımda, hedefim bir alanda uzmanlaşıp uzun vadeli bir kariyer inşa etmekti. Bu yolda karşıma çıkan Zengin İzolasyon, bana tam anlamıyla bu imkânı sundu. İlk iş deneyimim olmasına rağmen bana güvenen, tecrübemi kendi bünyesine katan bu yapının bir parçası olmamı sağlayan Zengin İzolasyon ailesine teşekkür ederim. Bugün gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki, “biz bir aileyiz” sözü firmamızda gerçek anlamını buluyor. Zengin İzolasyon benim için artık bir iş yerinden çok daha fazlası; 11 yılı aşkın süredir zamanımın büyük kısmını hatta ailemden daha fazla vakit geçirdiğim, kendimi evimde hissettiğim bir yer. Bana tüm kararlarımı alabileceğim bir özgürlük alanı ve güven ortamı sağladılar. Artık telefonlarda sıkça “Adem Zengin’le mi görüşüyorum?” sorusuyla karşılaşıyorum. Başta espriyle “Yok, ben Adem Fakir ” desem de artık gülümseyerek “Evet, Adem Zengin İzolasyon” diyerek yanıtlıyorum. Hedefim her zaman uzmanlaştığım alanda en iyisi olmaktı. Bugün, yalıtım konusunda bilgisine danışılan ve yaptığı işle örnek gösterilen biri olarak geldiğim noktadan memnunum. Artık önümdeki hedef, daha üst düzeyde yöneticilik yaparak şirketimizin Yön. Kurul Baş. ve Genel Müdürünü gönül rahatlığıyla emekli edebilecek bir düzeye ulaşmak. Onlara daha fazla aileleriyle vakit geçirebilecekleri bir alan açmak istiyorum. Zengin İzolasyon olarak bugüne kadar her hedefimize sağlam ve emin adımlarla yürüdük. Şimdi ise bu bilgi ve birikimi; sektöre, ülkemize ve özellikle Kocaeli’mize fayda sağlayacak projelerle paylaşma zamanı.

Instagram: zenginizolasyon